Lozan Mübadillerinin tarihi ve yaşamı

0
37648

1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması gereği Yunanistan’da bulunan Türkler Türkiye’ye, Türkiye’de bulunan Rum’ların Yunanistan’a gönderilme kararı ile değişen yaşamaları araştırdık.

Tarih boyunca Türkiye, birçok göç hareketlerine maruz kalmıştır. Özelliklede Balkan harbi Türkiye’nin ekonomik ve kültürel açıdan zorlandığı en büyük göç olmuştur. Bu göçlerden bir kısmı belli bir anlaşmaya dayanırken, bazen de bir kaçış niteliği taşımaktadır. Örneğin 1923- 1925 yılları arasında Yunanistan’dan Türkiye’ye olan göç hareketi Türk-Yunan tarafları arasında yapılan bir anlaşma sonunda gerçekleşmiştir.

30 Temmuz 1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması gereği Yunanistan’da bulunan Türkler Türkiye’ye, Türkiye’de bulunan Rum’ların Yunanistan’a gönderilme kararı alındı.

RUM-TÜRK TAKASI

25 Ağustos’ta her iki ülke tarafından onaylanarak yürürlüğe girmesinden sonra, 19. madde gereğince, göçmenlerin mübadelesine hızla başlandı. Buna göre Selanik, Yonya, Drama, Kavala, Serel, Kıl- kış, Nikoporast (Nus Ratlı) bulunan Türklerden 300.000 kişi Türkiye’ye gönderildi. Bunların içerisinde 1.500 kadarı Anadolu yakasındaki Maltepe semtine yerleştirildi. Önceleri tekelde işe başlayan mübadillere daha sonra ülkeye çabuk adapte olmalar için bağ, bostan ve tarlalar verildi.

Ülkemiz topraklarında yaşayan özellikle Maltepe’deki Rumlar ise Yunanistan’a gönderilerek Selanik, Drama, Yanya, Nusratlı, Kavala yörelerine yerleştirildiler.

YERLEŞİM SIKINTILARI

Ne var ki savaştan yeni çıkan ve yaralarını sarmaya çalışan Türkiye, Türk mübadillerin iskânında olağanüstü çaba sarfetmek durumunda kaldı. Zirâ Yunanlıların işgal ettiği bölgeler birer harabe halindeydi; hemen hepsi iskân bölgesi olarak belirlenen bu yerlerde gayri Müslimlerin terlettiği evler de göçmen iskânına müsait değildi. Diğer yandan göçmen mübadelesinde acele edilmek zorunda kalınması, sağlıklı bir imâr ve iskân plânının yapılmasına zaman bırakmamıştı.

Ayrıca mübadeleye tâbi göçmenlerden başka diğer göçmen, mülteci ve yangınzedelerin de iskân edilmesi gerekiyordu. Türk göçmenlerin ihtiyaçları sadece TBMM Hükümeti, Kızılay ve halkın yardımlarıyla karşılanırken, Anadolu’dan Yunanistan’a giden Rum göçmenlerine yardım edenler ise Yunanistan ve Amerika idi.

İLK MUHTAR VE BELEDİYE BAŞKANI

Pendik’e yerleşen Türk Mübadele heyetini temsil eden Abdullah Ekim

Yonya Mübadele görüşmelerinde Türk heyetini temsil eden Abdullah Ekim; mübadele gerçekleştikten sonra Pendik’e yerleşti. Pendik’in ilk muhtarı ve ilk belediye başkanı oldu.

Maltepe’ye gelen ilk mübadillerden olan Drama Nusratlı köyü muhtarı Abbas Karatepe ve ailesi

Muhtar Abbas Karatepe Ailesi Maltpe’de
 mübadele görüşmeleri sonunda Malte- pe’ye gelen ilk mübadillerden olan Drama Nusratlı köyü muhtarı Abbas Karatepe ve ailesi birinci kuşak Maltepe’ye yerleştiler.

1910’lu yıllarda Selanik Kılkış mübadilleri tarafından İstanbul’a getirildi. Hörü Gökkadar’a ait olan Kur’an-ı Kerim

Tuzla Mübadele müzesine bağışlanan orjinal Kur’an-ı Kerim, 1910’lu yıllarda Selanik Kılkış mübadilleri tarafından İstanbul’a getirildi. Hörü Gökkadar’a ait olan Kur’an-ı Kerim, birinci kuşak mübadillerden Sevim İnce tarafından Tuzla Mübadele Müzesi’ne bağışlandı.

Maltepe Tren İstasyonu

 OSMANLI DÖNEMİNDE MALTEPE’NİN ÖNEMİ

Günümüzde İstanbul’un Anadalu’ya açılan karayolu kapısı olan Maltepe ilçesini, Osmanlı dönemi 16. Yüzyıl bilginlerinden Kâtip Çelebi “Cihannüma” isimli ünlü Coğrafya kitabında şu şekilde bahseder.

“Maltepe, Üsküdar’dan bir konak doğudadır. İzmit Körfezi kuzey kıyılarından Tuzla’ya kadar uzanır. Maltepe adı “Höyük Tümülüs “(Yığmatepe) içinde breitling replika saat hazine ve define veya küp dolu altınların yığıldığı tepe anlamına geldiğinden, insanlar burada define bulma sevdası ile kazılar yaparlar.”der.

İstanbul’un Fethinden sonra Maltepe’nin tarihi konumu daha da artmıştır. Mısır ve Bağdat yolu üzerinde olan Maltepe, Osmanlı Ordusu’nun Üsküdar’dan sonra ikinci durak yeri olmakta ve ordugâh Maltepe’ de dinlenirdi. Ağustos 1511’de 2. Beyazıt’ın oğlu Şehzade Ahmet babasının emri üzerine tahta çıkmak için Maltepe’ye gelir.

KAYNAK: Araştırmacı-Gazeteci Selahattin Şimşek (Maltepe Rehberi)