Dünyayı sarsan Coronavirüs (Ovit-19) Ülkemizi de etkisi altına aldı. Bütün çabalara ve olağan üstü önlemlere rağmen tehlike henüz azalmadı. Ne zaman geçeceği de belli değil. 82 Milyon Vatandaşımız ve Aileler birbiri ile temas etmeye bile korkuyorlar. Üsküdar meydanı canlılığını büyük ölçüde kaybetti. Mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamamlıyız. Çok dikkat etmek zorunda olduğumuzun bilincinde olmalıyız. Diğer insanlarında sağlığını tehlikeye atmamak için, Devletin kurumlarının önerilerine hepimiz uymalıyız. Birlikte hareket ederek felaketten en az zararla kurtulabiliriz.
Üsküdar’ımızın geçmiş dönemlerdeki güzelliklerinden bahsederek, biraz olsun gülümsemenizi arzu ettim. Osmanlı döneminde Üsküdar, Eyüp’le Galata’yla birlikte İstanbul’un üç yönetimden biriydi.Tarih boyunca Üsküdar önemli bir ulaşım noktası oldu. İlk dönemlerinden beri,yol oldu, kervan oldu.Üsküdar’lıya maddi ve manevi değerler sundu. Bazen bir İmparatora,bazen bir Veziri-azama,bazen de Başbakanlara mekan olmuştu.
Şimdilerde ise, ne yazık ki incin top oynuyor. Esnaf zor durumda. Üsküdar’ın çağdaş insanları bilinmeyen bölgelerde yaşam savaşı veriyorlar. İlçe,kaldıramayacağı kadar ucuz marketlerle doldu. Şehrin simgeleri yok oldu. Pantoloncu Necdet’ler,Gömlekçiler artık yoktur. Şehir kabuk değiştiremedi.Ticari potansiyeli de bitti. Lüzumlu,lüzumsuz değişen kaldırım taşları,Ana Caddelerdeki bitmeyen kazılar ve şekilsiz bordür taşları görüntü kirliliği yaratıyor.Yollar,iskeleden itibaren köstebek yuvası gibi Trafiğe çözüm diye deniz üzerinden kazıklı yolla Harem’e transit geçiş yapıldı.Salacak’ta Hazerfan Ahmet Çelebi’nin Galata kulesinden uçarak konduğu arazi, müze gibi korunması gerekirken, şimdilerde bir guruba inşaat alanı olarak tahsis edilmiş.
Aziz Mahmut Efendi külliyesinin etrafı yıkılarak, Eyüp Sultan semtine benzetilecekti. Hakimiyet-i Milliye caddesi kısmen ikiye bölünüp geçişler kısıtlandı. Aziz Mahmut Hazretlerine ziyarete gelenler bu yüzden zorluklarla karşılaşıyorlar.Erken gelecek Ramazan Ayı nedeniyle yollar tekrar açılır sanırım. Üsküdar’da yeni bir jenerasyon türedi.Suriyeli,Afgan veya diğer yabancılar koloniler oluşturdu. Üsküdar’lılar bu durumdan bezip başka semtlere gidiyorlar…Ticaret ölme noktasına geldi. Bilindiği gibi, büyük Devlet projelerinden olan GAP’ın,30 yılda ancak yüzde yirmisi bitirilebildi.Mimar Sinan Meydan Düzenlemeside galiba böyle uzayacak. Mimar Sinan Çarşısı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Kamulaştırıldı. Ecrimisil adı altında Yarım asırdır kiracı olan Esnaflar İşgalci konumuna düşürülüp,çeşitli yaptırımlarla perişan ediliyor.Kirasını zor ödeyen Çarşı esnafı 5 misli artırılan kirayı ödeyemiyor. Komşularımıza hiç bir hak tanınmıyor. Girişimlerimizden sonuç alamıyoruz. Kirasını ödeyemeyen,Vergisini ödeyemez duruma düşürülen Esnafa bir çare gösterilmiyor. Demek ki “ölen ölür kalan sağlar bizimkilerdir” deniyor. ok zor.
Ekonomi….
Adalet, Ekonomi ile doğru orantılıdır.Hakkımızın yenmediğini kazancımızın doğru trendlere oturduğunu gördüğümüz zaman,huzur buluruz.Adaletsizliğin olduğu yerde üretimde düşer. Tüketim üretimden fazla olunca fiyatlar hissedilir derecede artacaktır. Çünkü hiçbir şey sebepsiz meydana gelmez.Arz ve talep dengeli olmalıdır.Uygulanan Ekonomik sistemin belirsizliği,haksız kazancın rağbet görmesi,enflasyonu azdıracaktır.Nitekim seçim sonrasına bırakılan Ekonomik tedbirler ve rehavet bir çok finansal zorlukları getirmeye başlamıştır. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun zorunlu karşılık sermaye oranlarına ilişkin düzenlemesinden sonra,ihtiyaç kredisi doğrudan,konut ve taşıt kredisi ise dolaylı olarak durduruldu. Ziraat Bankası,Akbank,Garanti Bankası,İş Bankası ve Vakıfbank’ın kullandırdığı krediler yüzde yirmiyi aştığı için,bundan sonra vereceği kredilere zorunlu karşılık olarak yüzde 4 ayıracak. İzlemeye alınan krediler için ise yüzde 8 karşılık olacak.
Yani kısaca Banka Kredilerinde faizler yüksek olacak.Birikimi olanların yatırımlarına dikkat etmeleri ve kısa dönemde meydana gelebilecek yüksek enflasyonu göz önünde bulundurması gerekir.
Bu hafta itibariyle değişen Ekonomik şartlar, finansal güç oranında Yükselme eğiliminde olan cari açık çok can yakıcı olacak.Bu sefer kriz kolay geçmeyecek.Tam on ikiden vuracak.Aman haaaa… her söyleyen Ağaların dediğine kanıp ta,toprağa veya altına bu hafta para yatırmayın.Bunlar sadece hedef şaşırtmaktır.Son pişmanlık fayda etmez. Teknolojik sistemlere veya çok yükselecek olan Dövize yatırım yapmanın tam zamanıdır.
Fıkracı
Osman Pansiyondaki ranzaya çıkmış yatıyormuş.Süleyman’da içeri girip,ranzanın altına yatmış.Osman,hem kendi kendine bir şeyler anlatıyor,hem de kahkahayla gülüyormuş.
Arada birde hadi oradan dercesine elini sallıyormuş.
Süleyman merak edip sormuş;
“Burada yalnız olduğunu sanıp, hem küfürlü konuşuyorsun, hem de gülüyorsun. Bir şey mi oldu” demiş.
Osman demiş ki;
”Kendime fıkra anlatıyorum. Komik olanlara gülüyorum. Bildiğim fıkra aklıma gelince, hadi oradan lan diyorum” demiş.
Pandemic Coronavirüs (Ovit-19) nedeniyle mağduriyet yaşayan Milletimizin, önlemlere riayet ederek,en kısa zamanda normal yaşamlarına dönmelerini temenni ederim. Sağlıklı ve Mutlu bir gelecek dilerim. Saygılarımla…
Prof. Dr. Sinan Yalçın’ın diğer makaleleri
