Dr. Hamit Kurt
Şikayet etmek ve bahane bulmak hayatın en kolay yoludur. Kolayı herkes yapar. Farkındalık yaratmak için zoru başarmak zorundasın. Konuya bir hikayeyle başlayıp, mantıklı birkaç öneri ile bitireceğim.
Hikaye şu: Adamın biri bir kaza sonucu bir kolunu kaybediyor. Bir kolu olmayan bu kişi bunalıma giriyor. Neden ben, neden bir kolum yok diye hayıflanıp dururmuş. Bunalıma giren adam intihar etmek istemiş.
Bulunduğu yerleşim yeri tepeler arasında bir köy imiş. Köyün en yüksek tepesine çıkmış ve tam intihar edecekken komşu köyün meydanında mutluluktan havaya sıçrayan iki kolu olman bir adam görmüş.
Adam kendi kendine, “Vay be! benim bir kolum yok, bunun için intihar edecektim. Şu adama bak iki kolu yok ama mutluluktan havalar sıçrıyor. Gidip bu mutluluğun sebebini öğrenmeden intihar etmem” demiş.
Komşu köye varıp adamı bulmuş. “Bilader benim bir kolum yok mutsuzluktan intihar etmek için tepeye çıktım. Senin iki kolu yok ama mutluktan havalara sıçrıyorsun.”
İki kolu olmayan adam cevap verir: “Mutluluktan değil popumu kaşımak için sıçrıyorum, bir kola sahip olduğun için çok şanslısın. En azında popunu kaşıma konforuna sahipsin.”
Yaşanabilir bir hayata sahip olmak, hayata nasıl baktığımızla alakalıdır. Bardağın dolu tarafı mı yoksa boş tarafı mıdır gördüğümüz?
İçinde bulunduğumuz şartlar ne olursa olsun “Bir sorun varsa mutlu bir de çözümü vardır.”
Eğer bu son cümleyi okuyorsan, gezegenimizde yaşayan 284 milyon görme engelliden daha konforlu bir hayata sahipsindir, demektir.
Hadi şikayet etsene!